SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

TAHARA BAHSİ

<< 218 >>

بَاب فِي الْجُنُبِ يَعُودُ

84. Cünüp Olan Kişinin (Yıkanmadan) Tekrar Cima' Etmesi

 

حَدَّثَنَا مُسَدَّدُ بْنُ مُسَرْهَدٍ حَدَّثَنَا إِسْمَعِيلُ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ الطَّوِيلُ عَنْ أَنَسٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ طَافَ ذَاتَ يَوْمٍ عَلَى نِسَائِهِ فِي غُسْلٍ وَاحِدٍ  قَالَ أَبُو دَاوُد وَهَكَذَا رَوَاهُ هِشَامُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ أَنَسٍ وَمَعْمَرٌ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَنَسٍ وَصَالِحُ بْنُ أَبِي الْأَخْضَرِ عَنْ الزُّهْرِيِّ كُلُّهُمْ عَنْ أَنَسٍ عَنْ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ

 

Enes b. Malik (r.a.)'dan rivayet edilmiştir: "Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) bir gün (bütün) hanımlarıyla (cinsi) temasta bulundu ve (en sonunda) bir kere gusül abdesti aldı."

 

Ebu Davud dedi ki; Bunu, Hişam b. Zeyd, Enes'den; Ma'mer de Katade vasıtası ile Enes'ten; Salih b. Ebi'l-Ahdar Zühri'den, hepside Enes tarikiyle Resulullah (s.a.v.)'den (böylece) rivayet ettiler.

 

 

Diğer tahric: Buharî, Nikah; Nesai, tahare; İbn Mace, tahare; Darîmî, Vudu'; Ahmed b. Hanbel

 

AÇIKLAMA:     Buhari'nin bir rivayetinde o gün Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in dokuz, başka bir rivayetinde de onbir hanımı bulunduğu beyan ediliyor. Bir başka görüşe göre de dokuz hanımı, iki de cariyesi'nin olduğu ifade edilmektedir.

 

Resuluüah'ın karı koca muamelesinde bulunduğu hanımları şunlardır;

 

Hz. Hadice, Şevde, Aişe, Hafsa, Ümmü Seleme, Hind, Çüveyriye, Zeyneb bint Cahş, Zeynep bint Huzeyme, Reyhane, (Resulullah bunu esir almış sonra azad edip Hicretin altıncı senesinde onunla evlenmiştir), Ümmü Habibe, Remle bint Ebi Süfyan, Safiyye, Meymune, Fatima bint Dahhak, Esma bint Numan'dır.

 

Ayrıca nikahlayıp da karı koca muamelesinde bulunmadığı hanımları da olmuştur. Buhari Şarihi Ayni, Efendimizin nikahladığı hanımların sayısının yirmi sekize vardığını söyler. Tabii bunların hepsi aynı anda nikahı altında bulunmuş değildir.

 

Nebi Efendimizin çok evlilik yapmasının birçok hikmetleri vardır. Ailevi münasebetlere ait ahkamın tesbit ve yayılması, kimsesiz kalan hanımların himayesi, devletin gücünü muhafaza ve İslam'ın yayılmasını temine yardımcı olması bakımından devrinin ileri gelenleri ile akrabalık kurma, çok evlenmenin Araplar arasında bir fazilet ve övgü vesilesi sayılması, Ehl-i İyal'in çokluğunun kişiyi Rabbi ile meşgul olmaktan alıkoymaması gerektiğinin gösterilmesi bu hikmetlerdendir.

 

Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in çok hanımla evlenmesi dünya zevkine düşkünlüğünden dolayı değildir. Eğer öyle olsaydı daha İslamı tebliğe ilk başladığı günlerde Müşriklerin, İslam davasını bırakması şartıyla Mekke'nin en güzel kızlarını teklif etmelerini kabul eder, çok evliliğin adet olduğu bir devirde elli yaşına kadar tek kadınla yetinmezdi.

 

Nesai ve Hakim'in Enes'ten rivayet ettikleri bir hadiste; "Sizin dünyanızdan bana kadın ve güzel koku sevdirildi, gözümün süruru namazda kılındı" buyurarak namazı hepsinden üstün tuttuğunu ortaya koymuştur.

 

Üzerinde durduğumuz Hadisdeki "Tavaf (dolaşmak)"tan murat cinsi münasebettir. Buhari'nin rivayetinde Katade'nin: "Enes'e; "Resulullah (s.a.v.) buna dayanabiliyor muydu?" dedim. Biz aramızda, "Ona otuz erkek kuvveti verildiğini konuşurduk" cevabını verdi" demesi de bunu gösterir.

 

Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in bir gusülle bütün hanımlarını dolaşmasının birkaç veçhe ihtimali vardır. Şöyle ki;

 

1. Bunu, seferden geldiği zaman yapmıştır. Çünkü o zaman, "Kasm" denilen, zevceler arasında adalete riayet lazım değildir, Nebi (a.s.) sefere çıkacağı zaman hanımları arasında kur'a çektirir, kur'a hangisine çıkarsa beraberine onu alırdı. Döndüğü zaman "kasm"e yine başlardı. Fakat başlarken bu hakta bütün hanımları eşit olduğu için hiçbirini tercih etmez, bir defada hepsinin yanına uğrar kasm'e ondan sonra başlardı.

 

2. Birden dolaşma mes'elesi, hanımlarının rızası ile olmuştur.

 

3. Mühelleb'e göre bu iş zevceleri arasında kur'a çektirerek sefere çıkacağı gün olmuştur. Çünkü kura'dan sonra kasm'e riayet lazım değildir.

 

Ancak bu te'viller Resulullah (s.a.v.)'e zevceleri arasında devam üzre müsavata riayet farzdır diyenlere göredir ki, ekseri ulemanın kavli budur.

 

Ona kasm vacip değildir, diyenlere göre Hadis-i te'vile hacet yoktur. Ebu Bekr İbnu'l-Arabi diyor ki, "Allah, nikah konusunda bazı şeyleri Nebiine tahsis buyurmuştur. Onlardan biri de kendisine bir saat tahsis etmesidir. O vakitte zevcelerinin onun üzerinde hakkı yoktur. Onların hepsinin yanına girer, kendilerine dilediği muameleyi yapar, sonra nevbet sırası hangisinirise ona döner .Müslim'in Kitabında İbn Abbas'tan rivayet edilen bir hadiste bu saatin ikindiden sonra olduğu bildirilmektedir.

 

Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in zevcelerini bir gusülle fakat ayrı ayrı abdest alarak tavaf etmiş olması muhtemeldir. Yahutta abdest almadan bir gusülle hepsini dolaşmış ve bunun da caiz olduğunu göstermek istemiştir.

 

Ebu Davud'da 220 numarada gelecek olan hadis Efendimizin aralarda abdest aldığını bildirmektedir.